14 Aralık 2014 Pazar

Hızlı okuyabilmek

Biliyorsunuz günümüzde özellikle öğrenci tayfasi bir at misali yarıştırılıyor. Saçma sapan, gerçek hayatta bir gıram faydası olmayan bir sürü boş bilgi öğretilmeye çalışılır, sonra tüm bu boş bilgiler adına KPSS denen bir sınav yardımıyla sorgulanır ve burada bu bilgileri en iyi kim ezberlerse onu işe yerleştiriyorlar. Gelki bu sınavda ÖSYM tüm adayla kafa buluyor ama neyse... Bütün bu karmaşanın altından kalkmak için üstüne üslük dersanelere gidilir, onlarca kitap alınır, testler çözülür ve konular çalışılır. Bütün bunların haricinde ilgilendiğimiz başka bir çok şey var. Bütün bunları düşününce insanın aklına bir soru geliyor: bu kadar kısa sürede bunca şeyi nasıl öğreneceğim?


İşte bu soruyu düşününce insanın aklına tek bir cevap geliyor: hızlı olmak, yani hızlı okumak. Aslında burada hızlı okumaktan kasıt tam olarak "jet hızıyla okumak" değilde hızlı bir şekilde okuduğunu hızlı anlamak. Bu şekilde sınavlarda çarşaf gibi paragrafları okumakta zaman kazanırsınız, sırf bir sınav için çalışmanız gereken 15 tane konu anlatım kitabı ve onların test kitaplarını çalışmanız daha rahat ve eğlenceli bir hale gelir. Günlük eğlence amaçlı olarak okunan roman hikaye tarzı kitaplar yada makale, dergi, gazete gibi yayınları okumak için harcadığın zamanı daha azaltabilir ve eğlenceli bir şekle sokabilirsin.

Hızlı okumak tabirini belki hepiniz duymuşsunuzdur. Ya da böyle bir şeye ihtayacı olmayan insanların arasında bulunmuş olabilirsiniz veya buna ihtiyaç duymamış olabilirsiniz. Fakat yukarda saydığım sebeplerden dolayı bu günümüzde her insanda olması gereken bir alışkanlık.

Peki nedir bu hızlı okumak?

Hepiniz ilkokul veya lisedeyken okuma hızınızı ölçmüşsünüzdür. Hemen hemen kafada normal bir insanın dakikada kaç kelime okuyabileceği konusunda az çok ön yargılar vardır. Bu konuda yapılmış büyük istatistik çalışmaları bulunmaktadır. Bu çalışmalarda normal bir yetişkinin ortalama dakikada 150 kelime okuduğu ortaya çıkmıştır. Aynı şekilde üniversite öğrencileri dakikada ortalama 250 - 300 kelime okumaktadır. İlkokul ve lise düzeyinde ki insanların ise okuma hızları iki haneli rakamlarda sürtüyor. Çok nadir, kitap okumayı seven vatandaşlar ise dakikada 400 kelimeyi yukarı atabilmekte. Ayrıca okudğunu anlama düzeyi de %15 - 20 seviyelerinde. Türkiyedeki bu rakamları göz önünde bulundurduğumuzda hızlı okuma alışkanlığımızın olmadığını söyleyebiliriz.

Hızlı okuma eğitimi verilmiş olan bir kişi düşünelim. Bu kişi dakikada 800 kelime okuyarak 300 sayfalık bir kitabı 2 saat kadar bir sürede okuyabilir. Bu şekilde okuduğu kitabın %80'i kadar bir kısmını da anlayabilir. Aynı şekilde normal bir sınavda uzun bir paragrafı 15 saniye gibi bir sürede okuyup soruları çözmek için harcadığı zamanı yarı yarıya düşürebilir. Bu şekilde akademik başarısını gözle görülür bir şekilde yükseltebilir. Tabi okuma hızı bu kadarla sınırlı değildir. Dünyada kırılmış rekor 2200 kelime/dk'dır. Türkiyede ise en hızlı okuyan kişi Süleyman Demireldir, o da bin küsür kelimelerle okuyabiliyordu. Uzmanlara göre herkes 700 - 800 kelimelik bir hıza ulaşabilme potansiyeline sahiptir.

Hızlı okumak belirli kişilerin sahip olduğu bir yetenek değildir. Bir eğitimdir, edinilmesi gereken bir alışkanlıktır ve isteyen herkes bu alışkanlığı edinebilir. Okuma yazma öğrenirken uygulanan yanlış okuma teknikleri (tane tane oku, anlayarak oku yavrum demek gibi) bize öğretilmiş. Bu yüzden her hangi bir metni çok az bir zamanımız da olsa hızlı bir şekilde okuyamıyoruz.

Türkiyede hızlı okuma çalışmaları nispeten yakın bir zamanda başlamıştır ve Türkiye geneli yayılma imkanı bulamamıştır. Toplum olarak da az okuyan bir yapıya sahip olduğumuz için hızlı okuma bilinci henüz gelişmiş durumda değil. İzmir, Ankara, İstanbul illerinde bir çok hızlı okuma kursu bulunmaktır. Ayrıca farklı illerde, farklı kalitelerde az tanınan hızlı okuma kursları bulunmaktadır. Bu kursların en belirgin özelliği şuanki okuma hızının en az üç katını garanti ediyor olmaları. Aynı zamanda 20 - 30 gün arası değişen bir kurs süresi boyunca kişinin çalışmasına göre 1500 - 1600 kelime kadar hızlı okunabildiğini söylüyorlar. Hatta bu kurslar bazı üyelerini gidip konuşursanız hemen söylemekten çekinmezler.

Ayrıca hemen hemen her kitapçıda kişisel gelişim bölümünde en az bir yayının hızlı okuma ve anlama teknikleriyle ilgili bir yayınını bulmanız mümkün. Fakat bu kitaplar kurslar kadar iddealı olmadıklarını daha ilk sayfada belirtiyorlar. Ben denedim, gerçekten kitapla fazla bir şey edinemiyorsun. Bu kitapların bazıları malum kursların daha çok reklamı niteliğinde yazılmışlar, verdiğiniz parayı havaya uçurduğunuzu hissettiriyorlar size. Fakat tekniklerin neler olduğu konusunda, hızlı okumanın ne olduğu konusunda az çok bilgi sahibi olmanıza yardım edebiliyorlar.

Şahsen direk olarak bu eğitimi almış olan bir kişiyle konuşma imkanı bulamadım. Fakat bazı arkadaşlardan edindiğim bilgiye göre, onların bazı arkadaşları bu eğitimi almış ve bazı ufak kitapları satın almadan on dakika içinde kırtasiyede okuyup tekrar rafına koymak gibi çılgınlıklar yapabiliyormuş. (Tabi bu etik bir şey olmadığı için denemeyi tavsiye etmiyoruz.) Hızlı okumak gerçekten insana zevk veriyormuş, zamanı daha iyi kullanıldığı hissini veriyormuş insana.

Eğer sizde yoğun bir çalışma temposu içerisinde boğuluyorsanız bu tip şeyleri araştırmanızı tavsiye ediyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder